İngilizce

Kına Geceleri
Türklerde kına gecesi sadece gelinler için ve düğünden genellikle bir iki gün önce yapılır. Bölgesel olarak küçük farklılıklar gösterse de kına geceleri genelde benzer biçimde kutlanır. Kına gecesi yapmak bir zorunluluk değildir tabii ki; ancak geleneksel bir ritüel olduğu için birçok gelin için evlenmeden önce kına gecesi yapılır. the turkısh henna nıght

Türkçe

Kına Geceleri
Türklerde kına gecesi sadece sadece gelinler Için ettik düğünden GENELLİKLE Bir iki Gün önce Yapılır. Bölgesel Olarak küçük Farklılıklar gösterse de kına geceleri genelde Benzer biçimde kutlanır. Kina gecesi yapmak Bir zorunluluk Değildir tabii ki; ancak Geleneksel Bir Rituel oldugu icin birçok gelin Için evlenmeden Önce kına gecesi Yapılır. türk kına nıght

(5000 karakter kaldı)
İngilizce
Türkçe

İçindekiler

de
arasında, of
farkliliklar
farklılıklar
gun
tabanca
henna
kına
ki
of
night
gece
once
bir kere, bir kez, bir zamanlar
rituel
ayin, ritüeli
sadece
sdke
the
the
turkish
türk
ve
a., a.ş., ettik
ancak
barely, but, but.as, buta, however, however--the, yet,
benzer
alike, analogous, asto, samesame, sımılar, similar, similarto, similiar, şimilar
bir
a, an, aone, ına, ısan, in.a, isa'n, isan, işan, on.e, one, öne, some, something.", the one, the,a, thea, you one
de
appraise, are.not, changelog, changeover, changer, d.e., evaluating, evaluation, modıfy, modifıed, no't, not ok not, not...anyting, precious., remodel, revaluing, say, thede, transcrıpts, varıes, variable, डे
ettik
ve
geceleri
atnights, nıghts, nights
gecesi
night's
geleneksel
geleneksel, conventıonal, conventional, conventionally, tradıtıonal, tradıtional, tradit, traditıonal, traditiona, traditional, traditionally
gelin
brıdal, bridal, bride, bride's, daughter_in_law, daughter-ın-law, daughter-in-law, daughterinlaw, gelik, thebride
gelinler
brıdes, brides
genelde
isgenerally, largely
genellikle
generally, typically, usually
iki
bı-, hardworker, ikı, oftwo, thetwo, two, two-
ki
chı-, chi, chi-, çhi, itspersonal, k.i, kiğılı, kiısk, kişiliktir, knockin, pax, poeple, that's, that‘s, that’s, verıly, which, would
olarak
a.s, asa, aşa
rituel
rıtuel
sadece
exclusively, forjust, itonly, just, juşt, jüst, merely, only, onlyfor, onlyin, önly, purely, sımply, simply, solely, şimply
tabii
ofcourse
turk
geek, turk-, turk's, turkıshreds, turkıyeye.tatıle.gel, turkıyeye.tatıle.gelsen.evlımısın
yapmak
,make, amake, do, do-to, do/to, doıng, doinga, make, makeof, makethe, perform, themake, to-do, todo, widh, मचा
zorunluluk
essentiality, exigency, ımperative, ıncumbency, incumbency, necessity, oblıgation, obligation, ployed

Son çeviriler

devamını göster›
ADS - REKLAMLAR
İletişim E-mail:
Kullanım SözleşmesiSitene Ekle