İngilizce


She sells sea shells by the sea shore.
The shells she sells are surely seashells.
So if she sells shells on the seashore,
I'm sure she sells seashore shells.

Türkçe


O deniz kıyısında deniz kabukları satıyor.
sattığı kabukları kesinlikle kabukları vardır.
o deniz kıyısında kabukları satıyor eğer, Yani
ben o sahil kabukları satıyor eminim.

(5000 karakter kaldı)
İngilizce
Türkçe

İçindekiler

Son çeviriler

devamını göster›
ADS - REKLAMLAR